Sayfalar

Hamd, ancak Allah'adır. O’na hamdeder, O’ndan yardım ve mağfiret dileriz.

26 Mart 2016 Cumartesi

Gelecek Nesli Kuşatan Cahiliye

Geleceğimiz, ölümden sonra dahi bizler adına bir yatırım gözüyle baktığımız, gözümüzden
sakındığımız, aç kalmasınlar diye gecemizi gündüzümüze kattığımız, hastalandıklarında uyuyamadığımız çocuklarımız... Canımızdan bir parca olan çozuklarımız cahiliye kuşatması altında.
Teknolojinin gelişmesi  ile hayatımıza dahil olan , tv, internet  (ve internet ile birlikte gelen sosyal ağlar, oyunlar...) malesef hayayımızda olumlu anlamda  gelişmeye sebeb olmadı, geriye dönüşe, yani cahiliyeynin kök salmasına, küçügünden büyüğüne kadar toplumun tamamının cahiliye ile haşir neşir olmasına sebeb olmakta.
Nihayetinde cahiliye ile haşir neşir olmak cahiliyeden bir şeyler kapmaya sebeb olmaktadır. Bu satırları okuyan kendine/kalbine sor ; adaletli bir şekilde kendini  sorgula, içinde yaşamış olduğun cahiliye toplumu seni bazı noktalarda kendine benzetmemiş mi? 

Daha iyi bir analiz için sana bir kaç ipucu vereyim,
Giyiminde ölçülerin tamamen rabbani mi?
Ticaretinde olaya nasıl bakıyırsun?      
Kapitalizim sana hiç sinmemiş mi?
Faiz seni nekadar ülpertiyor?
Açık saçıklık seni nekadar öfkelendiriyor?
... vs.  

İşte bunun gibi, cahiliye biz büyükleri bile etkilemiş değil mi? Hal bu iken çocukalrı nasıl etkilemesin? Zira biz cahiliyenin süslenmiş bir zehir olduğunu biliyor ılmamıza rağmen ondan etkilenmişken, çocUklar bunun hiç far kında değilller... onlar olaya senin gibi bakamıyorlar... ondandır ki, Allah Resulü (s.a.s) söyle demiştir; “Her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar. Sonra, anne-babası onu Hristiyan, Yahudi veya Mecusi yapar.” (Buhârî, cenâiz 92; Ebû Dâvut, sünne 17; Tirmizî, kader 5)

Dikat ediyormusun, çocukları şekillendirmek, onları korumak anne-babaya bırakılmış. Haliyle faturasıda anne ve bebaya kesilecektir. Sen ya evladını cahiliyeden korur,  islam ahlakıyla eğitir ve nihayetinde görevini layığıyla yerine getirirsin ya da bu imtihanı kaybedersin!

Yine Allah Tela söyle buyurmakta;  Ey iman edenler; kendinizi ve çoluk çocuğunuzu, yakacağı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun... (Tahrim, 6)

Yine dikkat ediyorsanız iş biz velilere bırakılmış, kendimizi kurtarmamız yermiyor, kendimiz ile birlikte çoluk-çocuğumuzuda korumamız gerekiyor. Sahi biz bunu zaten böyle kabul etmiyormuyuz? Calışıp kazandığımız malı mülkü kimlere harcıyor ya da bırakıyoruz? Ya da kimleri korumayı kendimize birincil vazifa biliyoruz? O halde aynen bunun gibi asıl yurt olan ahiret hesabındada aynı titizliği göstermek durumunda olmalıyuz!

Resulullah (s.a.s)şöyle dedi:“Hepiniz çobansınız; hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Devlet reisi de bir çobandır ve sürüsünden sorumludur. Erkek ailesinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Kadın kocasının evinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Hizmetkâr efendisinin malının çobanıdır; o da sürüsünden sorumludur. Netice itibariyle hepiniz çobandır ve güttüğü sürüden sorumludur.”(
Buhârî, Cum`a 11, İstikrâz 20, İtk 17, 19, Vesâyâ 9, Nikâh 81, 90, Ahkâm 1; Müslim, İmâre 20.)

O halde surumüze sahip çıkmamız boynumuzun borcudur!

Kedi örnekliğimiz ile çocuklarımızı cahiliyeden korumaya başlamamıyız? Ekran başına orurup, o dizi senin bu dizi benim der şekilde kanal değiştirip dizi izleyen, sen kendini cahiyeden koruyamışsın ki evladını/çiğerpareni koruyabilesin. Öncelikle kendini bu halden kurtar senin halinden evladına bir örnek görünsün.

Zira bahsettiğimiz cahiliye zeten tv. denen cahiliye kutysundan yayılmaya başmakta. Şuda  bilinen bir gerçek ki, bizler çocuklarımızı tv. ve internet ortamından fışkıran çirkinliklerden koruma derdindeyiz. O halde nasıl olurda kendini koruyamadığın bir melaneten fışkıran cahiliyenin  evladına geçmesini engellemen mümkün olsun?

İnternet oramında oynan oyunlarda ki, subniminal mesajlara gelince, hayır hiç buna değinmeyeceğim. Zira oynan oyunların neredeyse tamamı açık saçıklığa ve cinselliğe davetiye çıkarır cinsten. Çocuğunu oynadığı oyunları dilersen gözden geçir, tabi hangi oyunları oynadığını bilirsen? Ya da hangi videoları zilediğini bilirsen birde sen izle...

internet öyle bir bela ki, asla çirkinlikleri görmekten kurtulamazsın. Diyelim ki, sen kendini korudun ya yeni yeni büyüyen evladın? O kendini nasıl koruyacak? Sahi koruma ihtiyacı hissedecek mi?!

O helde bu internet belasının bir hal çaresine bakman gerekmekte! Aksi halde çobanı olduğun sürüne sahip çıkmamış  sorumsuzluk etmiş olursun.

Burada saymakla bitiremeyeceğimiz onca çirkinlik evlerimizn içine sirayet etmiş, hatta kalplere sirayet ediyor. Bir an önce bunun önlemini almalı, kendimizi ve ehlimiz içinde yaşamış olduğumuz cahiliyeden korumak adına. Dikkat ediyorsanız ‘içinde yaşadığımız’ cahiliye diyorum. İçinde yaşıyoırsun ama kendini koruman, dahası çoluk-çocuğunu koruman zorunlu bir görev. Yani işiniz öyle zannettiğin kadar kolay değil!

Şu bilinen bir gerçek ki, cahiliye dört koldan taaruz halinde ve yer yüzündeki bütün insanları kendi saflarında çarpışıyor görmek istemekte. Sizinle uğraşmkla yetinmediğide görünen bir gerçektir. İşe çocuklarınızla başlamakta.

Dikkat ederseniz tağutlar çocuklara küçük yaşta eğitimi zorunlu kılmışlar. Zira daha körpe olan beyinlere diledikleri şekilde taht kurabilmekteler. Öylede olmamış mı? Tağutların okullarında yetişmi ş olan dindar (klasik anlamda) aile çocukları, bu gün birer tağut sevdalisi ya da batılı hayat tarzına aşık bir ruh haline bürünmüş değilller mi?

Ey veli! Çocuğunu senden koparıp, kendine asker yapma savaşı verenlere karşı sen yerine çakılıp kalacak mısın? Çoluk-çocuğunun cehenneme doğru yol almasına sessiz mi kalacaksın? Ya da canım ilerleyen yıllarda düzelirler seklindeki, kurana ve sünnete aykırı yaklaşımınla mı kendini kandıracaksın?

Bundan sorası sana kalmıştır ya kolları sıvayıp, cahiliyeye karşı savaşıp, kendini ve ehlini koruyacaksın, yada pasif halini koruyup, kendini ve çoluk-çocuğunu cehenem odunu olmaya mahkum edeceksin! Seçim senin.

Sen, öğüt ver. Çünkü öğüt mü'minlere fayda verir.(Zariat, 55)

...Gücümün yettiği kadar islah etmekten başka bir isteğim yoktur. Başarım; ancak Allah'tadır. O'na tevekkül ettim ve O'na yöneliyorum.(Hud,88) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.