Müslümanı tekfir eden kafir olur.

 Allah rasulu buyurdu;’’ her kim kardeşine ‘’kafir’’ derse, bu söz nedeniyle küfür, ikisinden birine döner. Eger o kimse dediği gibi kafir ise problem yoktur. Ancak o şahıs kafir değilse söz kendisine döner’’ (Müslim, iman bölümü)
‘’müslüman bir kişi kendisi gibi müslüman olan birini tekfir ederse eğer o kişi kafir ise ne ala, şayet kafir değilse tekfir eden kişi kafir olur’’(Ebu davud)
Ancak bu hadisleri istismarcılar sırf islamı çarpıtmak için direk almışlar ve artık tüm müşrikleri müslüman kefesine koyup mümin-kafir saflarının karışmasına ve akidede bulanıklığın oluşmasına sebebiyet vermişler inşaallah şimdi meselenin aslını izah edelim;
İlk olarak şu muhakkakki kişi kendi davasının eri olan bir müslümanı tekfir etmesi kadar kötü ve acı bir şey yoktur o bakımdan tekfirde temkinli olmak en doğrusudur. Ancak bu temkin insanı müşriklerin şirkini görmezden gelmemize sebebiyet vermemeli.

Ancak birazdan döreceğiz ki; her zaman için bir müslümanı tekfir etmek kişiyi kafir yapmaz. Yani biz bir delile dayanarak müslümanı tekfir etsek ictihadda hata yapsak dahi kafir olmayız. Ama hevamızdan kafir dersek o zaman kafir oluruz. Şöyle ki;
A)-  Şaka yolu ile veya alay ederek yada islamın hükümlerine hafife alarak bir kişiye kafir demek kişiyi kafir yapar. Allah buyuruyor;
’’ De ki; o’nun ayetleri ile ve O’nun peygamberi ile mi alay edeiyorsunuz. Hayır artık özür dilemeyin. Siz imanınızdan sonra kafir oldunuz….’’ (Tevbe 65-66)
Yani bir müslümanın imanı ile alay etmek ya da hevadan imanını inkar etmek kişiyi kaifr yapar cünkü bir müslümanın imanının inkar etmiş olur.
B)- Hata ile veya delillere dayanarak ictihat etmesi ama ictihadında yanılması; işte böyle bir müslüman kafir olmaz lakin keyfi tekfir yapmamış ve delile dayanarak tekfir etmiş ve ictihadında yanılmış.
Bunun örneklerini verelim inşaallah;
Mesela hariciler ‘’hüküm Allah’ındır ‘’ ayetini yanlış tevil ederek hz. Aliyi tekfir ettile ama ehli sünnet hariciler bir müslümanı tekfir ettiler diye kalkıp haricileri tekfir etmediler. Tevilde hataya düştükleri için mazur gördüler.
İbn teymiye der ki;’’ hariciler, ümmeti öldürme, onları tekfir etme, ve bid’at işleme açısından insanların en belirginleri idi. Sahabe arasında gerek hz. Ali olsun gerek diğerleri, hiç kimse onları tekfir etmemiş aksine haddi aşan ve haksızlık yapan  müslümanlar hakkında uygulanan hükmü onlar için uygulamışlardır.(Mecmuul fetava)
Bazende içtihadda hataya düşerek müslümanları tekfir eden sahabeler olmuş. Ama Allah rasulu tekfir eden kişilere ‘’sen kardeşini tekfir ettin o halde sen kafir oldun ‘’ şeklinde herhangi bir uyarıda bulunmamış. Şöyleki;
‘’ Hakim içtihad eder de hataya düşerse ona bir ecir var….’’ (Müslim)
Mesela hz. Ömer’in Hatıb b. Ebi Beltaya ‘’münafık’’ diyerek tekfir etmesi Mekke’nin müslümanlar tarafından fethedileceğini mekke müşriklerine muhbirlik yaptığı içindir. Ama içtihadda yanıldın yani Hatip küfre girmedi lakin Hz. Ömer içtihad ederek onu tekfir etti. Ama Allah rasulu ‘’ey ömer o müslüman olduğu halde sen onu tekfir ettin o halde sen de kafir oldun’’ diye suçlamadı.

Aynı şekilde İfk hadisesinde sahabeler  iftira atan kişinin boynunun vurulması hakkında tartışırken Sad b. Muaz’ın  amcasının oğlu  Useyd b. Hudayr, kabile taasubundan dolayı münafığın savunuculuğunu yapan Büyük sahabe olan Sad b. Übade’yi münafıklıkla suçlayarak tekfir etmiştir. Ancak Allah Rasulu kakıp ‘’ ’ey Useyd b. Hudayr sen Sad b. Ubadeyi müslüman olduğu halde münafık diyerek tekfir ettin, oysa o müslümandır. Müslümanı tekfir ettiğin için o halde sen de kafir oldun’’ diye suçlamadı.

Bu konuda ibn Kayyum derki;
‘’ Kişi, kendi heva ve zevki için değil, Allah için, Rasulu için ve Dini için öfkelenip yoruma giderek bir müslümana münafıklık kafirlik suçlamasında bulunduğu vakit, bundan dolayı küfre düşmez hatta günah işlemiş bile sayılmaz. Hatta niyet ve maksadından dolayı sevaba dahi nail olur.’’(Zadul me’ad 3/ 372, müessesetü risale baskısı)
O halde içtihadı bir meselede müslümanı yanılarak tekfir etmek kişiyi kafir yapmaz. Ama tekfiri basite alıp kural tanımadan müslümanları telilsiz tekfir etmek elbette azaba müstehaktır.
Kafiri tekfir etmeyen veya onun küfründe şüpheye düşmek kişiyi kafir yapar
Peki küfür olduğu açık olan konularda şirk vaya küfür işleyani tekfir etmemek ne olur. Acaba biz kafir olan birini tekfir etmez isek bize bir zararı olur mu? Yani biz oy veren, askerliğe giden, tağuta muhakeme olan vaya başka şirk küfürleri olan bir insanı temkinli davranmak adına tekfir etmezsek ne olur? İşte bunun cevabını kısaca ele alalım.

İlk olarak Allah Kur’an’da şirk işleyene müşrik küfür işleyene kafir demiş. Biz kalkıp bu insanlara müslüman ismi versek o zaman Allahın helalini haram, haramını helel kılmış gibi bizde küfre gireriz. Lakin açık şirk ve küfür amellerde niyet aranmaz, cehalet ve tevil mazeret olmaz. Birkaç ayet ve alim sözü aktaralım inş.;
İbrahim ve onunla birlikte olanlarda sizin için uyulacak güzel bir örnek vardır. Hani onlar kendi kavimlerine demişlerdi ki: "Biz, sizlerden ve Allah'ın dışında tapmakta olduklarınızdan (kanunlarına uyup dua edip yalvardıklarınızdan) gerçekten uzağız. Sizi (artık) tanımayıp-inkâr ettik-tekfir ettik. Sizinle aramızda, siz Allah'a bir olarak iman edinceye kadar ebedi bir düşmanlık ve bir kin baş göstermiştir."…(mümtahine 4)
Bu ayette dikkat edersek Allah İbrahim (a.s) bize örnek veriyor ve diyor ki ona uyun.
Öte yandan Allah buyuruyor ki;’’ Deki; Ey kafirler’’(kafirun 1)
Dikkat edersek emir var. Kafirleri tekfir et ve onlara kafir de deniyor.

İmam nevevi derki; ‘’kim , İslam dininden başka dine mensup olan kimseleri tekfir etmez veya onları tekfir etme hususunda şüpheye kapılır ya da onların yollarının doğru olduğunu kabul ederse kafir olur. Velevki müslüman olduğunu ortaya koysa veya islam inancını kabul ettiğini söylese dahi yine kafir olur.(Ravdatul talibin)
(not; hıristiyanlık nasıl bir din ise Demokrası de bir dindir oy vermek ise demokraside bir ibadettir. Bunun için mevdudiden din kavramına bakınız)
Velid. B. Raşid Es sueydan der ki; ‘’alimler kafir ve müşrikleri tekfir etmeyen onların küfründe şüphe eden veya onların yollarını doğrulayan kimselerin kafir olacağı hususunda icma etmişler’’ (el icmaul akdi sf. 54)
·        Seyyid Kutub'un su sözüyle kouyu kapatalım inşeAllah...Bir putpereste hiçbir sakınca görmeden ''Müşrik '' diyenler, tağutun hükmüne(mahkemesine) başvuran kimseye ''müşrik'' diye hüküm vermekten sakınca duyuyorlarsa hiç Kur'an okumuyorlar ve bu dinin özelliğini bilmiyorlar demektir. Öyleyse bu kimseler Kur'an'ı okusunlar ve ''Onlara(Müşriklere) uydunuz mu, muhakkak ki siz de müşriksiniz''(En'am 121) ayetini enine boyuna düşünsünler(davet yolu)


O halde ilk once tevhid iyice araştırılmalı. Şirk küfürler iyice öğrenilmeli ve tekfir konusuda iyice araştırılıp hakkı ne ise yapılmalı...



/Brusk Bazidî el-Ibrahîmî/