Cahiliyye; Allah’ın razı olmadığı ve Resulünün
yaşamadığı ya da yaşanmasını tafsiye
etmediği bütün yaşamtarzlarının genel adıdır.
Etrafımıza dahası dönüp kendimize baktığımızda çoğu zaman kendimizi cahiliyyenin içinde, en iyi ihtimalle cahiliyyeye karşı dumura uğramış bir ruh hali görmekteyiz. Oysaki cahiliyyeden nefret eden, aynı zamanda ona azıcık olsun meyletmeyen bir bakış açısına sahip olmalıydık...
Etrafımıza dahası dönüp kendimize baktığımızda çoğu zaman kendimizi cahiliyyenin içinde, en iyi ihtimalle cahiliyyeye karşı dumura uğramış bir ruh hali görmekteyiz. Oysaki cahiliyyeden nefret eden, aynı zamanda ona azıcık olsun meyletmeyen bir bakış açısına sahip olmalıydık...
Gencinden tutun yaşlısına kadar toplumun tamamının cahiliyye
hayatını tercih ettiği bir yerde yaşamak
elbette zor ve böyle bir yerde sakınmak güçtür. Nevar ki, bizler kazanılması güç
olan ‘’cennete’’talip olduğumuzu söylemekte olan kimseleriz.
O halde ey genç ! ey yaşı ilerleyen! Talip olduğun yeri
düşün ona göre yaşa!
Cahiliyyenin dörtkoldan sarıp sarmaladığı bir yerdeyiz, gerek tercih ettikleri şirk ve küfür eksenli inançları, gerekse haramlardan oluşan hayat tarzları olsun tamamı ama istisnasız tamamamı ‘’cahiliye’’ ürünü olan bir topluluktan bahsediyoruz!
Cahiliyyenin dörtkoldan sarıp sarmaladığı bir yerdeyiz, gerek tercih ettikleri şirk ve küfür eksenli inançları, gerekse haramlardan oluşan hayat tarzları olsun tamamı ama istisnasız tamamamı ‘’cahiliye’’ ürünü olan bir topluluktan bahsediyoruz!
‘’Cahiliye unutulur ya da hafife alınırsa, kısa bir süre
içinde islamın yerini cahiliyye alır.’’
Gelin günümüz cahiyyesini kısaca gözden geçirelim; giyinişlerinden işe başlayacak olursak, dikkat ediyorsanız insanlar kendilerine neyin yakıştığından ziyade neyin moda olduğuna dikkat ediyorlar. Bu ise moda putunun onları bir anlamda maymunlaştırmasıdır. Okulda, semtte, sokakata yada kapı komşunuz olan kimselerin giyinişleri noktasında eğer kısada olsa bir diyaloğunuz olmuşsa işitecekleriniz ‘’yılın modası, falan şarkıcıda giyiyor, filan oyuncunun tarzı vs..’’ dikkat ettiniz mi? Cahiliye toplumu sadece giysileri noktasında nekadar zavallı bir vaziyetteler?!
O halde ey kendisine müslüman diyen, sen nasıl olurda hasretle bu aklını kullanmayan, birilerinin güdümünde olan, şarkıcıyı, topcuyu, popcyu ‘ilah’ edinen kimseler gibi giyinmeyi düşünürsün? Kaldıki bu modanın yöneticisi olan ya da temsilcisi olan kimselerin, nekadar haysiyetsiz, namus kavramından kopuk olduklarını biliyorsun...
Gelin günümüz cahiyyesini kısaca gözden geçirelim; giyinişlerinden işe başlayacak olursak, dikkat ediyorsanız insanlar kendilerine neyin yakıştığından ziyade neyin moda olduğuna dikkat ediyorlar. Bu ise moda putunun onları bir anlamda maymunlaştırmasıdır. Okulda, semtte, sokakata yada kapı komşunuz olan kimselerin giyinişleri noktasında eğer kısada olsa bir diyaloğunuz olmuşsa işitecekleriniz ‘’yılın modası, falan şarkıcıda giyiyor, filan oyuncunun tarzı vs..’’ dikkat ettiniz mi? Cahiliye toplumu sadece giysileri noktasında nekadar zavallı bir vaziyetteler?!
O halde ey kendisine müslüman diyen, sen nasıl olurda hasretle bu aklını kullanmayan, birilerinin güdümünde olan, şarkıcıyı, topcuyu, popcyu ‘ilah’ edinen kimseler gibi giyinmeyi düşünürsün? Kaldıki bu modanın yöneticisi olan ya da temsilcisi olan kimselerin, nekadar haysiyetsiz, namus kavramından kopuk olduklarını biliyorsun...
Gelin birde aile hayatlarına bakalım, dışarıdan bakılınca,
sevgi dolu olduklarını görürsünüz, misal el ele tutuşmalar, kolkola
merdüvenlerde oturmalar, canım cicim ifadeleri... sokak ortasında hiç eksik olmaz... peki ya
sonrası, yani gerçekler? Yine bu nokatda bir güdüm içinde oldukları size açık
değil mi? İzledikleri filmin, dinledikleri şarkıçının, takip ettikleri
dizilerin belası değilmi bu insanları sokaklarda rezil bir hale getiren? Yeri
gelmişlen, izlenen dizler, dinlenen şarkıçılar yada herneyse... nasıl bir
profile sahipler? Ya aldatan, ya aldatılan vaziyetler hakim... zaten toplumun
çoğuda öyle değil mi?
Peki bu hayata özlem duyan, sen nerdesin? Aldatmak mı yoksa
aldatılmak mı arzun? Hiçbiri mutlu bir hayat diyorsun. O halde özlemin
aldatanların hayat tarzı değil, ahde vefa gösteren, iyi günde olduğu gibi zor gündede
yanında olan kollayan/kuçaklayan kimselerin hayatına olması gerek miyor mu?
Ya hak hukuk, ya cahiliyenin kadına bakış açısı; kadın tıpkı ilk cahiliye toplumu gibi alınıp satılır, dişiliğinden para kazanılır. Evet aynen böyle. Kimileri diyecek ki bu büyük bir iddia, oysaki bu bir iddia olmaktan öteye hayataın gerçeğinde uyglana gelinmekte. Günümüz toplumu, kadınları reklam malzemesi olarak kullanmıyor mu? Eşya reklamından ziyade kadınların reklam edildiği gözler önünde değil mi? Bazen reklam tabelasına gözümüz kayar fakat neyin reklamı yapılmış anlamayız bile, zira kadının şekli şemali sözde reklamı yapılan şeye yer bırakmamıştır.. yine tvlerde yapılan reklamlarda vaziyet bu değil mi?
Ticarette, olay böyle değil mi? Kadın dişiliği ile bir şeyler satmanın peşinde oluyor, zira efendisine para kazanmalı, ya da namusu pahasınada olsa bu işte kariyer yapması lazım ya?!
Mekkeli müşrklerden ya da 14 asır onceki cahiliyyeden hiç bahsetmedik değil mi? Gerek var mı? Zira bizim içerisinde çan çekiştiğimiz toplum 14 asır önceki cahiliye toplumunu gölgede bırakır cinsten... daha fazla uzatarak kafanızı şişirmek istemiyorum..
Ey müslümanlık gibi büyük bir iddiası olan ve ey cennete talip olan, iyi düşün one göre yol edin, cahiliye cennete götürmedİği gibi, müşriklİğin ta kendisidir!
Allah tela Kuranın neredeyse tamamında bizleri cahiliyeden sakındırıyorken, Resulullah s.a.s’in ise hayatının tamamı cahiliye ile mücadele yolunda gitmiştir... Ömer (r.a) şu sözü kulaklara küpe edilmesi gereken cinsten bir nasihattir, O(Ömer (r.a)) demişti ki; "İslâm'la câhiliyyeyi bilmeyenler türeyince, İslâm'ın düğümleri teker teker çözülür." İfade nekadarda can alıcı.
İslam tüm ayrıntılarıyla cahiliyyenin karşıtıdır. Çünkü İslam'dan her bir cüz, Allah'ın her şeyi içine alan ilminin eseridir. Ona karşı olan her düşünce ve hareket de, mutlaka cahiliyyedir. Çünkü o, sınırlı insan ilminin eseridir. Üstelik insanın heva ve arzuları kendisine galip gelebilir; güzeli çirkin, çirkini de güzel görebilir. Kaldıki biz buna şahitlik etmekteyiz."Yoksa onlar câhiliyye idaresini mi istiyorlar? İyi anlayışlı bir toplum için, hüküm koyma yönünden Allah'tan daha güzel kim vardır?" (5/Mâide, 50)
İnançlarda İslam ve cahiliyye vardır. İbadetlerde İslam ve
cahiliyye vardır. Ahlakta, siyasette, öğretimde, savaş, barış ve sosyal
meselelerde İslam ve cahiliyye vardır. İnsanla ilgili bütün meselelerde, bütün
kanun ve kurallarda İslam ve cahiliyye vardır.
O halde dönüp kendimize bakalım, hangi noktadarda İslam,
hangi noktakarda cahiliyye cizgisindeyiz. Zira bügünden tezi yok, cahiliyye
elbisesinden kurtulup, islam ile bir bütün olmalı, islam elbisesini giymeliyiz.
Çünkü biz cennete talip ölüm ise bize... cennete gitmek istiyorsan, ölüm seni
almadan senin ona yani ondan sonra olan cennetlikler sınıfına girmen lazım.
Cahiliyye düzenini tüm yeryüzünden söküp atmak, cirkinliği
kaldırmak için hücum edenin İslamı sahiplenmiş müslüman olması gerekirken, hücuma uğrayan kendisi olmuş.
Cahiliyye düzeni onu tamamen kuşatıp saflarına katma çabasındadır. Bugün
yeryüzünün tamamı cahiliye tarafından kuşatılmış ve bu cahiliyye senide
kendisne uyan insanlar arasında bulmak
istiyor.
Şu bilinen ve bilinmesi elzem olan bir hakikattır ki, bu Cahiliyyenin
en belirgin özelliği, İslam'a, tevhide haysiyete, iffette, namusa, şerefe...
düşman olmasıdır. Peki sen neredesin? Kimden yanasın... yaşantın ve kalbin kimden
yana olduğuna şahitlik ediyor? İslamdan yana mı? Cahiliyyeden yana mı?
...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.