Sayfalar

Hamd, ancak Allah'adır. O’na hamdeder, O’ndan yardım ve mağfiret dileriz.

27 Mayıs 2012 Pazar

Namaz Kıldırma Memurları -İmamlar-Ne Yapar?


Namaz kıldırma memurları olarak görev yapan kıldırkaç imamların şehvetle Cumhuriyet Bayramını kutlamalarının anlamı ne?!

Laik bir devlet Camileri neden açık tutsun ki? Mmmmm… yoksa islama olan büyük aşkından dolayı mı? Yok yok hiç biri…

Diyanet dediğimiz laik devletin resmi kurumu aslında İslama ihanet etmiş hiyanet müessesidir. Lakin bu kurum utanmasa açık açık T.C devletini Hz. Muhammed’in kurmuş olduğu islam devletinin devamı olduğunu söyleyecek. Evet diyanetin, bu pişkinliği bir gün yapmasına da doğrusu hiç şaşırmam.



İşte cumhuriyet bayramı. Yani hilafeti yıkıp ulusçu, faşist, diktatör ve kapitalist düzenin kuruluşu…(Osmanlı hilafeti elbette Gerçek islamı yansıtmıyordu fakat sonuç itibari ile yıkılan ya da düşmanlık beslenilen islam düzeni hilafet idi)

Peki Laik devletin resmi ideolojisinin kulluğunu yapan kukla diyanetin ‘’Cumhuriyet’’e dair hutbesine bakalım bir

Muhterem Cemaat!
İslâm dini, insan fıtratına uygun olarak ortaya koyduğu değerlerle insanların sağlıklı ve güçlü bir toplum halinde yaşamalarını öngörmektedir. Dinimizin önem verdiği "aklın, malın, canın, neslin, şeref ve haysiyetin" korunması ilkeleri, bugün evrensel değerler olarak kabul görmüş temel hak ve hürriyetlerdendir. Her vesileyle samimiyet ve kardeşliği tavsiye eden yüce dinimiz, bu ilkelerle ferdî planda eşitliğin ve karşılıklı saygının vazgeçilmez değerler olduğunu belirtmiştir. Nitekim sevgili Peygamberimiz, "İnsanlar tarağın dişleri gibi birbirlerine eşittirler. Kimsenin kimseye takvadan başka bir üstünlüğü yoktur." sözleriyle, temel hak ve hürriyetlerdeki bu eşitliği dile getirmektedir.

Değerli Müminler!
Kur'an ve Sünnet, ortaya koyduğu üstün değerlerle toplumların kendi hayat şartlarını güzelleştirmelerine yardımcı olmuş, her hangi bir yönetim şekli önermese de "Şûra" prensibini getirerek, toplum işlerinde fertlerin katılımına fırsat tanımıştır. Dinimiz her vesileyle insanlar arasında adaleti ve iyiliği emrederken, fikir ve ifade özgürlüğünü, temel hak ve özgürlüklerde eşitliği ve istişareyi öngörmüştür. Al-i İmran Suresi 159. ayeti bizlere bu konuda şöyle ışık tutmaktadır: "

(Ey Muhammed!) İşlerinde onlarla müşavere et. Bir kere de karar verip azmettin mi, artık Allah'a tevekkül et, (Ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah tevekkül edenleri sever"

Aziz Müslümanlar!
İnsanlık, tarih boyunca adalet, iyilik, istişare ve eşit haklara sahip olma gibi bazı değerlerin arayışı içinde olmuştur. Toplumlar, bu değerlerin hayata geçirilmesini sağlamak amacıyla, değişik yönetim biçimlerini uygulamış ve bu konuda daima daha iyinin peşinde olmuşlardır. Arayışlar neticesinde, bu değerlerin güzel bir biçimde gerçekleşmesine imkan veren Cumhuriyet idaresine ulaşılmıştır. Cumhuriyet, dinimizin öngördüğü istişareye dayalı, hak ve özgürlükleri teminat altına alan, insanların yeteneklerini ortaya koyabilmelerine imkan tanıyan, düşünce ve inançlarını serbestçe ifade edebilecekleri bir idare şeklidir.


Aziz Mü'minler!
Kurtuluş savaşını gerçekleştiren iradenin bizlere kıymetli bir armağanı olan ve ilanının 86. yılını bu günlerde kutladığımız Cumhuriyetin, özünde taşıdığı ruha uygun olarak yaşatılmasının en temel vatandaşlık görevlerimizden biri olduğunu unutmayalım. Bize bu kıymetli armağanı bırakan başta Gazi M. Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi hayırla anar, kendilerine Yüce Allah'tan rahmet ve mağfiretler niyaz ederiz.
Evet şu hutbedeki hitaba bakın adeta uyuşturucu afyon pompalanıyor, insanların sırtları sıvazlana sıvazlana değerli müslümanlar, aziz mü’minler diye hitap ediliyor. Bu oynanacak oyunun ilk sahnesidir.. ürkütmeden avını pusuya düşürme taktiği aslında.. İnsanlar;’’ siz müslümansınız, Allah’ın sevgili kulusunuz’’ deyip uyuşturmak ve operasyona başlamaktır asıl maksat.. operasyonda islam laik küfür tağutiti düzen ile benzeştirilecek ve tağutlara rahmet okutulacaktır. Ki başarıyorlar da…

(Ey Muhammed!) İşlerinde onlarla müşavere et. Bir kere de karar verip azmettin mi, artık Allah'a tevekkül et, (Ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah tevekkül edenleri sever" (Ali imran 159)

bu ayeti cumhuriyete ve dolayısıyla laik düzenin islam açısından meşruluğuna delil getiriyor. Oysa Bu ayette ‘’istişare’’ ile kast edilen anayasa Kur’an eksenli olmak üzere Müslümanların gerek sosyal, gerek iktisadi gerek de politik meselelerde birbirlerine danışmasını içeriyor. Oysa laik demokratik cumhuriyette ise kanunlar ‘’beşer mahsulu’’dur ve bu anayasa ışığında istişare ederler. İslamda rab/egemen/otorite kaynağı Allah(s.w.t) iken bu taguti düzende otorite ve kanun yapma kaynağı sözde halkın özde ise heva istek ve arzularındır daha doğrusu birkaç para babası vekilindir. Bunların bağdaştırılması mümkün mü? İşte hakkı batıl ile karıştırıp ortaya şirk dinini çıkarıp halka empoze edenlere Allah sesleniyor:

Hakkı batıl ile örtmeyin ve hakkı gizlemeyin. (Kaldı ki) siz (gerçeği) biliyorsunuz. (Bakara suresi 42)

Gerçekten, apaçık belgelerden indirdiklerimizi ve insanlar için Kitapta açıkladığımız hidayeti gizlemekte olanlar; işte onlara, hem Allah lanet eder, hem de (bütün) lanet ediciler. …
o Şüphesiz, inkâr edip kafir olarak ölenler, Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti bunların üzerinedir. Onda (lanette) süresiz kalacaklardır, onlardan azab hafifletilmez ve onlar gözetilmezler(Bakaa 159-162)
Allah'ın indirdiği Kitaptan bir şeyi gözardı edip saklayanlar ve onunla değeri az (bir şeyi) satın alanlar; onların yedikleri, karınlarında ateşten başkası değildir. Allah kıyamet günü onlarla konuşmaz ve onları arındırmaz. Ve onlar için acı bir azab vardır. (Bakara 174)

Bu açık ayetler üzerine artık herhangi bir açıklamaya ihtiyaç olmasa gerek…

Allah'ın dinine savaş açanlara yaranmak için şirinlikler yapan, Onların yasalarını onaylayan yada bunlara sessiz kalan, Onların menfaatlerini gözleyen Her İslam alimi, BEL'AMLAŞMIŞ, yani Kur'an'ın tasviriyle; KÖPEKLEŞMİŞTİR..! " /Şehid Seyyid Qutub/
Peki bu cami imamları denen bel’amların kutladığı ‘’cumhuriyet bayramında ne yapıldı?

1. Hilafet yıkıldı.
2. Kur’an alfabesi kaldırılıp yerine latin alfabesi getirildi
3. 500.000 islami kimliği olan kişi katledildi
4Medreseler kapatılıp camiler ahıra dönüştürüldü
6Her tarafa meyhane ve kerhane açıldı
7. İçki serbest yapılıp, fuhuf övünç kaynağına ve ekmek teknesine dönüştütüldü
8.Ezan türkçeye çevrildi vs vs


Hutbenin son kısmında ise tağutu ‘gazi’ olarak tanımlayıp silah arkadaşlarını şehid olarak lanse ediyor. Öyle ya bu mel’un bel’amlar yeminlerini de bu taguta iman edip ona sadık kul olacaklarına dair yemin eder olmayan namus ve şerefleri üzerine söz verirlerdi.

İşte Bel’amların yemini;

"Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, Atatürk İnkılâp ve İlkelerine, Anayasada ifadesi bulunan Türk Milliyetciliğine sadakatla bağlı kalacağıma; Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını Milletin hizmetinde olarak tarafsız ve eşitlik ilkelerine bağlı kalarak uygulayacağıma; Türk Milletinin millî, ahlâkî insanî, manevî ve kültürel değerlerini benimseyip, koruyup, bunları geliştirmek için çalışacağıma; insan haklarına ve Anayasanın temel ilkelerine dayanan millî, demokratik, lâik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarımı bilerek, bunları davranış halinde göstereceğime namusum ve şerefim üzerine yemin ederim."

Evet bu yemini "Namaz kıldırma memurları" da yapıyor. Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusudur. Kur'an'a göre ise bir tağuttur. Kur'an tağut'un ilke ve inkılaplarını inkar etmeyi imanin şartı sayarken bu yeminde ise tağut'a sadık bir kul olma adına "olmayan şeref" üzerine yemin ediliyor. Bu ise ıslamı literatürde en az 'el-fazı küfürdür. Kişiyi islamdan çıkarır.

Son olarak bu bel’amların arkasında namaz kılınmaz ve o camileri dolduranların ise cahil kuru kalabalıklar olduğunu söyleyip bir hadis ile bitirmek istiyorum.

Allah Rasulu (s.a.s) buyuruyor ki;

İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelir ki; mescidlerde/Camilerde toplanır ve namaz kılarlar, ancak içlerinde mümin bulunmaz.

(Hâkim- İbni Ömer'den)
Tıpkı günümüzde olduğu gibi!


/Brusk Bazidî el-Ibrahîmî/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.